Müfredat tartışmaları sürerken Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ile özel hayatında neler yaptığını, çocuklarını ve hobilerini konuştuk. Bakan Tekin türkü hastasıymış ama melodiden çok sözlerine önem veriyormuş. Türkü sözlerinin analizine yönelik kitap bile hazırlamış. Fanatik futbol taraftarı da olduğunu belirten Bakan Tekin fırsat buldukça dizi ve film seyrettiğini vurguladı.
Bakan Tekin, Milliyet’in soruları üzerine kendini şöyle anlattı:
■ İŞÇİ ÇOCUĞUYUM:
(Özel hayatınız pek bilinmiyor, kendinizi anlatır mısınız?) İşçi çocuğuyum. İlk, orta ve liseyi Rize’de okudum. Babam Çaykur’da işçiydi. Dört kardeşiz. 1994 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni bitirince kamu yönetimi, siyaset bilimi asistanı oldum. Türk demokrasi tarihi, Osmanlı modernleşmesi, anayasalar, insan hakları gibi konularda çalıştım. 2006 yılında doçent oldum. Türk siyasal alanı doçenti. Sivas ve Tokat’tan sonra Polis Akademisi’ne geldim. Gençlik ve Spor Bakanlığı’nda Bakan Yardımcılığı yaptım. Sonra 2013 yılında Milli Eğitim Bakanlığı’nda müsteşar oldum. Son müsteşardım. Müsteşarlık kalkınca tekrar üniversiteye geri döndüm.
■ 6. SINIFTAKİ KIZI NE DİYOR?
(Çocuklarınız nasıl bakıyor sizin bakanlığınıza, öğrenciler eleştiriyorlar mı?) İkisi büyük. Birisi tıp doktoru, biri denizcilik okuyor. Bir tane küçük var, 6. sınıfta. O biraz sosyal medyadaki tartışmalara bakıyor. “Bugün ne yaptın kızım” diyorum. “Gene Yusuf Tekin istifa şeyleriyle uğraştık” diyor. Açıkçası çok fazla göremiyorum çocukları. Ramazan ayında aynı ilde iki gün üst üste iftar yapmadık. Evde bir ya da iki gün iftar yapmışızdır.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ile özel hayatında neler yaptığını, çocuklarını ve hobilerini konuştuk.
■ 05.30’DA FAKÜLTEDE ÇALIŞIRDIK:
(Çalışma temponuz nasıl?) Arkadaşlar şikayetçi biraz. Sabah 08.30’dan gece işimiz bitene kadar çalışırım. 01.00 buluruz. Arkadaşlar “Bari ramazanda geç gel” diyorlar. Yıllardır benim hayatımdaki en önemli saat sabah kimsenin uyanmadığı, işe gelmediği zaman dilimi. Mesela Sivas’ta çalışırken master doktora tezi yazıyordum. Fakültenin anahtarını almıştık. Sabah 05.30’da fakülteye gidip açıyorduk. Hizmetlilerden bile önce gidiyorduk. Orada çalışıyorduk.
■ SÖZLERİNE TAKILIRIM:
(Hobileriniz var mı? Boş vakitlerinizde neler yaparsınız?) Ben türkü hastasıyım. Ben türkü sözleri ile ilgileniyorum. Bir tane kitap hazırlamıştım türkü sözlerinin analizleriyle ilgili. Türkü benim özel ilgi alanım, halk müziği. Bir yerde türkü dinlerken siz melodisine takarsınız ben sözlerine. Benim için sözleri önemlidir. Sözleri eğer anlamlı bir bütünlük arz ediyorsa o türkü benim için çok önemlidir. Futbol severim. Kendi içimizde oynardık. Ama iyi bir futbol taraftarıyım, fanatiğim. Fırsat bulduğumda dizi ve film seyrederim.
